Neden Geldik
Neden Geldik ?
Alemin sırrı Adem’de gizli… İnsan, teknoloji olabildiğine gelişse de, laboratuvar masasından kalkmayan bir araştırma konusu. Maddesi ayrı karmaşıklık, manevi yönü bambaşka bir ülke. Bu gezegeni milyonlar yıl önce ihya eden, inşa ve imar eden, nihayetinde de gerek kendini gerekse evini yok etmek için değilse de bunları hunharca kullanan insan kim? Varlığının amacı ne? Adem kendini tanıyor mu?
Bilim, yaratılışla ilgili ortaya atılan argümanlarla dolu. Dinin de bu mevzu hakkında söyledikleri şeyler var elbette. Adem meselesi, içinden öyle kolayca çıkılacak bir mesele değil. Adem ata, Adem ben.
Kuran-ı Kerim’de meleklerin bilmediklerini bilen Yaratıcı, neyi biliyordu bu senaryoyu yazarken? Yasak elma, Adem’in yol arkadaşı, cennetten indirilme ve dünya hayatı ile devam eden ve bunun üzerinde uzun uzun düşünmeyi vacip kılan sembolik anlatımlar başlangıç çizgisini netleştiriyor insanların…
Mevzu derin, konuyla ilgili yazılan birçok eser, farklı perspektiflerden bakmamızı, darwin teorisininde değerlendirildiği yorumları barındırıyor.
Bütün bu bilgileri bir yana usulca bırakıp, artık dünyaya gelmiş olmayı kabullenmiş olan insan artık merak alanını burada daha mutlu, huzurlu, zengin yaşarım sorularına çevirdi. Bu arayış, kimimizi daha dindar olmaya, kimimizi spritüel alanların içine, kimimizi beyin programlama eğitimlerine yöneltti. İnsanın insanlaşma hikayesi her neyse, şimdiki ihtiyaç sorgulamanın ötesinde bir varoluş çabası. Ruhen, zihnen, bedenen var ve bütün ve güçlü olma çabası…
Eksik taşları itinayla yerine koyma, anlam verme ve anlam katma, hayatı burada olmaya değer kılma, belki burada minik bir cennet kurma çabası.
Bu çabanın bize kattığı şahane bilgiler de var. Nöroloji, biyoloji, psikoloji alanlarında yazılan çizilen tüm araştırmaların derdi hep insan. Sanıyorum bu okyanusun dibine hiç varılamayacak. Öyleyse güzel derin dalışlar, keşifler yapmak, bu sularda yüzmek ve keyif almak, burada olmak güzel şey. Yaratılmaya değer görülmek, nefes almak, sevmek ya da duygularımızı adlandırmak güzel şey. Her sabah yeniden doğmak, öğrenmek, fikretmek, gülebilmek güzel şey…
Önce kendinden başlamalı insan keşfetmeye. Içine muazzam bir yolculuk yaparak; tüm yokuşlarını, engebelerini çıkabilmeli. Kuytu köşelerine ışık verip, ayrık otlarını temizleyebilmeli… Neden varım? Yaratan benimle ne murat etmiş olabilir sorularına cevap bulabilmeli.
İnsan, iç sükûneti, doğru bilgiyi, ne aradığını bilmeyi elde etmeye başladığında, gelip geçtiği bu dünya daha anlamlı daha yaşanılası, emek verilesi olacaktır.
Madem geldik hakkını verelim?
Neden Geldik
